© Haber20Denizli 2022

GEKA’nın desteğiyle tarih gün yüzüne çıkıyor

Güney Ege Kalkınma Ajansı (GEKA), Laodikya Antik Kenti’ne verdiği proje destekleriyle kültür tarihi açısından önemli yapıların gün yüzüne çıkmasına katkı sağlıyor. Desteklenen projeler kapsamında ortaya çıkarılan yapılar, bölge ve ülke turizmine kazandırılıyor.

Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın koordinasyonunda Aydın, Denizli ve Muğla illerinin kalkınmasına yönelik faaliyetler yürüten Güney Ege Kalkınma Ajansı (GEKA), alternatif turizmin gelişmesi ve bölgede yaygınlaştırılması amacıyla birçok projeye destek veriyor. Ajans, bir alternatif turizm çeşidi olan kültür turizminin de bölgede ön plana çıkmasını hedefliyor. Bu amaçla özellikle son yıllarda bölgedeki antik kent ve ören yerlerinin kazı ve restorasyon çalışmalarına destek veriyor. GEKA, UNESCO Dünya Kültür Mirası Geçici Listesi’nde yer alan Denizli’deki Laodikya Antik Kenti’ne 2013 yılından beri sağladığı proje destekleriyle kentte arkeoloji tarihi açısından iki önemli yapının gün yüzüne çıkartılarak turizme kazandırılmasına olanak sağladı. Ajans, 2013 yılında yürüttüğü Alternatif Turizm Mali Destek Programı’nda Denizli Büyükşehir Belediyesi’nin “Dünya Mirası Laodikya Uyanıyor” projesine destek verdi. Denizli Büyükşehir Belediyesi’nin başvuru sahibi olduğu ve Pamukkale Üniversitesi Arkeoloji Bölümü’nün kazı çalışmalarını yürüttüğü projede Anadolu’nun ilk yedi kilisesinden yedinci kilise olan Laodikya Kilisesi’nin çatı projesi tamamlandı. Ajansın 2018 yılında yürüttüğü Kültür Turizminin Geliştirilmesi Mali Destek Programında ise yine Denizli Büyükşehir Belediyesi’nin hazırladığı “Laodikya Batı Tiyatrosu Sizi Çağırıyor” adlı projeye destek verildi. Kazı ve restorasyon çalışmalarının devam ettiği 2 bin 200 yıllık tiyatronun Mart 2021 tarihinde tamamlanarak bin 600 yıl sonra tekrar seyircisiyle buluşması planlanıyor.

“Laodikya Antik Kenti arkeolojinin en önemli metropol kentlerinden birisi”
Laodikya Antik Kenti’nde Kültür ve Turizm Bakanlığı Pamukkale Üniversitesi adına 2003 yılından beri bakanlar kurulu kararlı kazı ve restorasyon çalışmalarını sürdürdüklerini ifade eden Pamukkale Üniversitesi Arkeoloji Bölümü ve Laodikya Antik Kenti Kazı Heyeti Başkanı Prof. Dr. Celal Şimşek, “Laodikya Antik Kenti Batı Anadolu’nun ve Anadolu arkeolojisinin en önemli metropol kentlerinden birisi. İki tane tiyatrosu, Anadolu’nun en büyük stadyumu, dört tane devasa hamam yapısı, beş tane agorası ve bunun yanında tapınakları olan bir kent. Milattan sonra M.S. 4. yüzyıl itibariyle de Hristiyanlık alemi için çok önemli bir din merkezi ve Anadolu’nun ilk yedi kilisesinden 7.kiliseye sahip” şeklinde konuştu.

“Bölge ve ülke turizmi için önemli artışlar kaydedildi”
GEKA ve Denizli Büyükşehir Belediyesi ile birlikte ortak yürütülen projeler hakkında bilgi veren Şimşek şunları kaydetti:
“İlk projemiz Laodikya kilisesinin çatı projesi. Bu proje Türkiye’de ilklerden birisidir. M.S. 4.yüzyılda yani M.S. 313 yılında, İmparator Büyük Konstantin’in Milano fermanını yürürlüğe koyması ve Hristiyanlığın serbest kalmasının ardından yapılan çok önemli bir kilisedir. Her şeyden önce Laodikya Kilisesi’nin hac merkezi olması antik kent için çok önemlidir. Bizim özellikle, Laodikya Kilisesi ile ilgili projeyi tamamlamamızın arkasından, gerçekten çok ciddi olarak hem Denizli turizmi için hem de ülkemiz turizmi için büyük artışlar kaydedildi.”

“Normalleşme süreciyle çalışmalara yeniden başladık”
Diğer proje hakkında bilgi veren Şimşek, proje çalışmalarının pandemi nedeniyle bir süre durduğunu ve normalleşme süreciyle birlikte çalışmalara yeniden başladıklarını belirterek, “İkinci önemli projemiz ise ‘Laodikya’nın iki tane tiyatrosu var’ demiştim. Batıdaki Helenistik tiyatro Milattan önce M.Ö. 2.yüzyılda yapılmış ve M.S. 7.yüzyıla kadar tiyatroda değişik eklemeler ve onarmalar yapılmış. Biz burada Denizli Büyükşehir Belediyemizle birlikte 2018 yılındaki çağrıya istinaden ‘Laodikya Batı Tiyatrosu Sizi Çağırıyor’ projesini hazırladık. Proje, GEKA tarafından destek almaya hak kazandı. 2019 yılı itibarıyla 24 ay sürecek proje için çalışmalara başladık. Gerçekte buradaki çalışmalarımız bizim 2020 yılında bitecekti.Ancak pandemi sebebiyle Cumhurbaşkanlığımızın ve Kültür ve Turizm Bakanlığımızın genelgelerine bağlı olarak çalışmalar bir müddet durdu. Normalleşme sürecine bağlı olarak 1 Haziran 2020 itibarıyla tam kapasite burada tekrar çalışmaya başladık” diye açıkladı.

“2 buçuk yılda tiyatroyu kullanıma açacağız”
Arkeolojinin sadece arkeologlar için değil tüm insanlık için önemli olduğunu ifade eden Şimşek, “GEKA’nın desteğiyle Büyükşehir Belediyesiyle uygulamakta olduğumuz Batı tiyatrosu projemiz, önemli bir projedir. Denizli’nin içinde bir tiyatronun çok kısa sürede, iki buçuk yıllık gibi bir süreçte kullanıma sunulmasına hizmet eden bir proje olması açısından önemlidir. Anadolu’da görülmemiş bir sistemle iki buçuk yılda bu tiyatronun kullanıma açılmasını sağlayacağız. Şu anda da tiyatroda hummalı bir şekilde çalışmalarımız devam ediyor. Dünyayı etkileyen beklenmedik pandemi sebebiyle Ajansa müracaat ettik ve altı ay uzatma aldık. Mart 2021 yılı sonuna kadar sürecimiz var ve biz Mart 2021 sonuna kadar taahhüt ettiğimiz projenin tamamını rahat bir şekilde gerçekleştirmiş olacağız. Bu tiyatronun kullanıma başlanması ile her şeyden önce 2 bin 200 yıllık bir tiyatroyla Denizli ve ülkemiz halkı buluşacak. Bu tiyatro, geçmişten günümüze birçok verinin ortaya konduğu çok önemli bir sanat yapısıdır. Bu yapı yaklaşık olarak M.S. 4.yüzyıldan itibaren özelliğini kaybediyor. Ancak yapılacak çalışmalarla tiyatro bin 600 yıl sonra tekrar eski özelliğine kavuşacak. Bu tiyatronun bitmesiyle turizm akışında çok önemli artışlarının olacağını düşünüyorum” diye konuştu.
GEKA’nın desteğiyle Denizli Büyükşehir Belediyesi ile ortak yürütülen Laodikya Kilisesi çatı projesinde 2016 yılında ‘Europa Nostra’ jüri özel ödülünü aldıklarını belirten Şimşek, aynı ödülü tiyatronun bitmesiyle de alabileceklerini kaydetti. Şimşek sözlerinin devamında şunları söyledi:
“Bu tiyatroda uyguladığımız restorasyon uygulamalarının hemen hemen yüzde doksanı orijinal malzemeyle, en ince ayrıntı gözden kaçmayacak şekilde gerçekleştiriliyor. Tiyatrodaki arkeoloji çalışmaları bilimsel verilere oturtularak devam ediyor. İkinci etapta sahne binası yapılacak. Bu ayrı bir proje ama sahne binasının henüz daha yapılmamış olması tiyatronun sosyal aktiviteler için kullanılmasına engel değil. Umarım bu da bitince daha önemli bir verinin ortaya konması sağlanmış olacak.”

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER