MAKSİAD çadır kent kuruyor

Başkan Sarı, “Şu an ülkemizde büyük bir deprem yaşadık. Bu depremde zarar gören bütün vatandaşlarımıza baş sağlığı diliyorum. MAKSİAD olarak bu acı olay karşısında canla başla destek veriyoruz. Maddi ve manevi desteklerimiz oluyor. İlk gün MAKSİAD olarak iki tır gönderdik. Bu gönderdiğimiz tırların içerinde kıyafet, yiyecek, ısınma ve yatak yorgan gibi insanların kış gününde kullanabileceği eşyaları gönderdik. Sadece MAKSİAD değil ülkemizin bütün insanları buraya canla başla destek oldular. Aynı zamanda Denizli’deki STKlar, Sanayi odası, Ticaret odası, DENİP bu konuda ciddi destek sağladılar.

MKSİAD olarak şu an Maraş bölgesinde bir çadır kent kurmayı planladık ve çadırlarımız bitti. Burada 105 tane çadırımız olacak. Lavabosu duşu olacak. İnsanlar ihtiyaçlarını karşılayabilecekler. Çadırların içerisinde rahatlıkla konaklayabilecekleri sıcak bir ortam olacak. Normal bir çadır değil izolasyonlu bir çadır yaptık. Aynı zamanda çadırlarımızın içerisinde odun sobalarımı var. Sobalar Denizli de üretiliyor. Elteksmak Firmamız sağolsun duyarlı bir şekilde hemen bir soba tasarladı Ar-ge bölümünde. Depremzede vatandaşlarımıza bir gönderim yaptılar. Diğer firmalarımızda bu Ar-ge projesini alıp başka firmalara ürettirerek depremzede kardeşlerimize yardımda bulundular. Bu sobaları biz de çadır kentin içerisindeki çadırlara koyacağız. Aynı zamanda sünger yataklarımız, battaniyelerimiz de, çadırlar da olacak. Pazartesi veya salı günü yükleme yapacağız.

Burada biz bu çadır kentimizi biraz daha fazlalaştırmak adına Sanayi Odası Başkanımız Selim Kasapoğlu ile de paylaştık. Sanayi Odası olarak deprem bölgesine çok iyi destekler veriliyor. Başkanımızda ‘bu çadır kentimize 50 tane çadır destek veriyorum’ dedi. 155 çadırımız olacak. Ciddi sayıda depremzede vatandaşımıza sıcak yuva olacak.

Ben şunu da özellikle belirtmek istiyorum. Bir yardım kampanyası başlatıldı. Ben bu yardım kampanyasını çok olumlu ve faydalı buluyorum. Bazı arkadaşlar burada farklı yorumlar yapıyorlar. Ben bu yorumların uygun olmadığına inanıyorum. Çünkü burada ülkemizin Merkez Bankası, Ziraat Bankası, Vakıf Bank ve ya herhangi bir devletimizin kurumu olsun sonuçta bu yardımlar devletimizin, ülkemizin insanlarına yapılıyor. Ben bu yardımları eleştirmeyi uygun bulmuyorum. Bunlar ülkemizin kurumu ve ülkemizin vatandaşları. Hepimizin bu yaraları bir an önce sarmak için koşturmak zorundayız. Yok bizim paralarımızla hayır yaptınız yok şunu yaptınız gibi bu haberlere girmemek lazım” dedi.

Ekonomik olarak mutlaka bize sıkıntılar getirecektir”

Ekonomik tedbir olarak neler yapmamız gerektiğine de değinen Başkan Sarı;

“11 İlde bir deprem yaşadık. Böyle bir deprem bir Avrupa Birliği ülkesinde yaşansaydı o ülke dünya haritasından silinirdi. Bunu bu kadar net söylüyorum. Biz komşusu açken tok yatmayacak bir millet olarak bu yaralarımızı bir an önce sararız, saracağımıza inanıyorum.

Ekonomik olarak mutlaka bize sıkıntılar getirecektir. Ama dün aldığımız bilgiye göre İskenderun demir çelik fabrikaları çalışmaya başladı. Ve oradaki üretim yapan fabrikaların tekrar işlerliğini sağlamak için biz MAKSİAD olarak bizim üzerimize düşen bir görev olursa biz bu görevi canla başla yapmaya hazırız. Çünkü o bölgemizin mutlaka çalışması gerekiyor. 20 tane yönetim kurulu üyemiz olarak dedik ki biz destek olmak zorundayız. Bu bölgeler çok önemli. Sanayi bölgelerimiz, o bölgedeki en önemli sanayi kentlerinin aktif hale gelmesi çok önemli. Aynı zamanda buraya gelen depremzedelerimiz var. Biz onları burada ağırlamaya hazırız. Ama geçici bir süre yapalım. Çükü sanayinin yanında, oradaki Suriye koridoru için de çok önemli. Orayı boşaltmamamız gerekiyor. Güvenliğimiz açısından çok önemli. Bu toprakları asla bırakmamamız gerekiyor.

Özellikle sizin aracılığınızla şunu belirtmek istiyorum saati, vakti, günü, dakikası yok. Her an olabilir. O yüzden ülkemizin her il ve ilçesinde kurtarma eğitimi verilmeli. Biz MAKSİAD olarak üyelerimize bu eğitimi aldıracağız. Aynı zamanda depremde ne gibi ihtiyaçlarımız varsa fabrikalarımızda ve evlerimizde bir bölüm oluşturacağız” şeklinde konuştu.