Okulların fiziki durumlarından, eğitim çalışanlarının yer değiştirmelerine kadar bir çok konunun yer aldığı rapor için ÇETKİN; ”Kapsamlı bir şekilde hazırladığımız dosyamızda; yapımı veya güçlendirmesi geciken okullarımızın eğitim öğretim açısından ve eğitim çalışanları, öğrencilerimizin güvenliği açısından oluşturduğu sorunlara değindik. Bunun yanı sıra okullarımızda yıl boyunca maalesef bir türlü tam anlamıyla çözüme ulaştırılamayan temizlik ve güvenlik sorunları da dosyamızda yer alan konularımız içindeydi.“dedi.
Öğretmenlerimizin atama ve yer değiştirme süreçlerine de geniş yer verdiklerini ifade eden ÇETKİN; “ Norm Fazlası Öğretmen Atamalarında “resen” uygulaması bu yıla damga vuran konular arasındaydı. Bakanlığın ısrarlı tutumunu saha tama anlamıyla fark edememiş ve norm belirlemelerinde gerekli hassasiyetler gösterilmediği kanaati oluşmuştu. Bunu ilgili birimlere bir paydaş olarak aktardık, ileride sorunlar yaşanmaması için hassasiyet gösterilmesini rica ettik. İl Milli Eğitim Müdürlüğü bünyesindeki görevlendirmelerden, sağlık özrü vb görevlendirmelerin çokluğunun ve diğer görevlendirmelerin sahada oluşturduğu rahatsızlığı ve okullarda oluşturduğu aksamaları dile getirdik. Proje Okullarına atamalar, ülke genelinde olduğu gibi Denizli’de de rahatsızlık oluşturdu. İl Temsilciliği olarak birden fazla kez yazılı ve sözel olarak bu okullara atanan öğretmen ve idarecilerin puanlarını talep etsek verilmedi. Bu da şeffaflıktan uzaklaşıldığı için bir güven kaybına neden oldu.” dedi.
Eğitim çalışanlarının ödüllendirmesi konusunda da rahatsızlıklar olduğunu dile getiren ÇETKİN; "Geçtiğimiz yıl her branş, her kademe ve her sendikadan 300 katılımcı ile yaptığımız ankette maalesef Milli Eğitim Müdürlüklerimizin ödül değerlendirmesine eğitim çalışanlarının güvensizliği dikkat çekti. Değerlendirmelerin adil olunmadığı ve bundan sonraki süreçte de adil olunmayacağı düşüncesi %90 oranlarda olması camiamız açısından ciddi anlamda üzücü bir durumdur. Bu yıl açıklanan ödül listeler de sahanın beklentilerini karşılamadı. Okul idarelerinin eğitimin işleyiş mekanizmasında çok fazla öneme sahip olduğunu söyleyen ÇETKİN, liyakate dikkat çekti. “Okul idarelerimizin yetkin kişiler olması, okulda bulunan eğitim alışanlarından öğrencilere hatta velilere kadar yüzlerce kişinin hayatına dokunması, güzelleştirmesi demektir. Ancak tersi durumlarda da okula gelirken ayakları geri giden eğitim çalışanları, geriye giden eğitim öğretim, ziyan olanlar kalmaktadır. Bu noktada da her ne kadar “hak eden” kavramının ardından konuşulsa da olanlara yeterli bir açıklama olmadığı düşünülmektedir.”
Okul idarelerinin eksikleri tamamlamak için okula gelir bulma telaşına girdiklerine dikkat çeken ÇETKİN; “Yetersiz ödenekler ve imkanlar okul müdürlerimizi maddi gelir bulma telaşına sürüklemiştir. Ancak bunun farklı amaçla kullanımının denetlenmesi de önemli bir noktadır. Önümüzdeki yıl “okula kayıt” “sözde bağış” vb taleplerle karşılaşmamak dileğimizdir. Denetim noktasında diğer talebimiz de yapılan inceleme soruşturmaların usule uygun olması, adalet duyusunun zedelenmemesi üzerinedir. Okuldaki soruşturmada ceza verilip birkaç hafta içinde kaldırılan cezalar “neden veriliyor ki” sorusunu oluşturmaktadır. “itiraz hakkı” gibi savunmaların yetersiz olduğu hepimizce malum.”dedi.
Hep olumsuzlukların yaşanmadığını olumlu tarafların da olduğunu söyleyen ÇETKİN; “Bu eğitim öğretim yılında promosyon süreci yaşandı. Bu konuda İl Milli Eğitim Müdürlüğümüz tüm sendikaları iş birliği içine alan bir süreç yönetmiştir. Özellikle öğrencilerimizin sportif, sosyal ve duygusal çalışmalarına değer verilmiş, öğrencilerimiz teşvik edilmiş ödüllendirilmiştir. Milli Eğitim Müdürlerimiz sahada olmaya gayret etmiş, eğitim çalışanlarının sorun ve taleplerini dinlemiştir. Uzun yıllardır açılmayan MTSK’nın açılma talebine kayıtsız kalmamış, ilimiz genelinde kursun açılmasına öncülük etmiştir. Okul ve derslik sayılarının artması konusundaki girişimleri de ayrıca takdir ettiğimiz konulardan oldu. Üyemiz olsun olmasın onlarca eğitim çalışanının sorunu ve talebi için gittiğimiz makamlarda her zaman çözüm odaklı yaklaşımlara şahit olduk. Siyasetten uzak, Devletçi duruşumuzla eğitimdeki sorunları SADECE eleştiren olmadık. Sorunu tespit edip çözümüyle birlikte ilgili makamlarda sahanın sesi olduk. Her şeyi KOŞULSUZ alkışlayan değil olumlu çalışmaları takdir eden olduk, destek olduk. Her zaman bir eğitim sendikası olarak eğitimin bir paydaşı olduğumuz bilinciyle çalışmalarımızı sürdürdük. Ve her zaman da makamlarda bir karşılık bulduk. Eğitim çalışanları yararına birçok çalışmada yer aldık. Bu değerlendirmemizin de dikkate alınarak gerekli çalışmaların yapılacağından şüphemiz yok. Yeni eğitim öğretim yılının bu sorunların azalacağı, olumlu gelişmelerin çoğalacağı bir yıl olmasını temenni ediyoruz. Eğitim Gücü Sendikası olarak SADECE eğitim çalışanlarının sesi olmaya devam edeceğiz.” dedi.
Yorum Yazın